News -

Avrupalı gözüyle KCK davası

Ann-Margarethe Livh İsveç Sol Partinin Stockholm Belediyesi Grup Başkanı ve Sol Uluslararası Forum Başkanı. Uzun yıllardan bu yana belediyecilik yapan Livh Kürdistan’daki pek çok belediye ile ilişki geliştirmiş. Özellikle DTP’li kadın belediye başkanlarının demokrasi, kadın-erkek eşitliği ve kadın hakları konusundaki çalışma ve çabalarına hayran olmuş.

Aralarında şahsen tanıdığı ve dostluk geliştirdiği 26’sı kadın 104 Kürt politikacı ve belediye başkanlarının tutuklanması Livh üzerinde şok etkisi yaratmış. Tutukluların durumlarını çalıştığı her alanda gündeme getirmiş, İsveç kamuoyunu aydınlatmak için makaleler yazmış ve bunları değişik yerlerde yayınlatmayı başarmış.

Livh Kürt poitikacıların yargılandıkları davanın başlaması üzerine  yargılanan meslekdaşlarına destek vermek için duruşmaları izlemeye başlamış. Polis ve asker Livh’in duruşmaları izlemesini engellemeye çalışmasına bağırıp çağırarak sert tepki göstermiş.

Duruşmaları bir hukukçu titizliği ile takip eden ve sanıklara yönelik suçlamaları ayrıntılı olarak inceleyen Livh duruşmaları politik bir tiyatro ve davayı da skandal bir dava olarak değerlendiriyor. Terör örgütüne yardım ettikleri iddia edilen sanıklar aleyhinde hiç bir somut delil olmadığını belirten Livh davanın amacının belediye başkanlarının şahsında tüm Kürt halkını yargılamak ve mahkum etmek olduğunu söylüyor. Duruşmaların asker ve polislerin silahlarının gölgesinde sürdüğünü, savunmasız insanların savunma haklarının engellendiğini belirterek şunları söylüyor. “Türkiye altına imza attığı uluslararası sözleşmeleri ihlal ediyor. Kopenhang Sözleşmesi azınlıkların ve halkların ana dilde eğitimlerini ve savunmalarını güvence altına almış. Türkiye bu sözleşmenin altına imza atmasına rağmen Kürt politikacıların ana dillerinde savunma yapmalarını engelleyerek uluslararası anlaşmaları ihlal ediyor.”

İnsanların ana dilllerinde savunma yapmalarının engellenmesini bir insanlık suçu olarak gördüğünü belirten Livh demokratik kitle örgütleri, Batılı ülkeler ve Avrupa Birliğine sert eleştiriler yöneltiyor. Uluslararası dayanışmanın zayıf olduğu ve bu nedenle Kürtlerin mücadelelerine gerekli desteğin verilmediğini düşünen Livh PKK’nın terörist bir örgüt olarak damgalanmasını da ahmakça buluyor. Avrupa Birliği’ne PKK’yı terör örgütleri listesinden çıkarması ve Dıyarbakır’daki duruşmaları izlemesi çağrısında bulunan Livh Kürdistan’da yüzbinlerin eylemlerini görmezden gelen batı basınını da emperyalizme ve gericiliğe hizmet etmekle suçluyor.

Murat Kuseyri/Stockholm

 

 

 

Topics

  • Crime, Law, Legal affairs